İlginçtir ki örneğin İngiltere’de çorbalara karşı tutum tamamen farklıdır. Bu ülkedeki pek çok kişi bunların gribin gerçek tedavisi olduğunu düşünüyor. ABD Devlet Tıp Kütüphanesi’ne göre tavuk çorbası, 12. yüzyılda soğuk algınlığı semptomlarını tedavi etmek için kullanılmaya başlandı.
Kaliforniya Pasifik Üniversitesi’nde yemek tarihçisi olan Ken Albala’nın, Studies in History and Phile of Science dergisinde yayınlanan bir araştırması, grip sırasında çorba içmenin “ortak bilgi ve gayri resmi sezgiye” dayandığını ortaya çıkardı.
Albala, çorbanın soğuk algınlığı tedavisinde ana yemek olarak değerlendirilebileceğine inanıyor çünkü “besleyici, tonik, kolay sindirilebilir ve vücuda hoş gelen ve aşırı yükleme yapmayan bir kıvama sahip.” Ancak Pennsylvania Üniversitesi Hastanesinden klinik beslenme uzmanı Melissa Bailey, hem soğuk algınlığı için hem de çeşitli ameliyatlardan sonra et suyu ve çorba içilmesini öneriyor.
Bailey, çorbalara sodyum (tuz) eklemenin boğaz ağrısını hafifletmeye yardımcı olabileceğini, çünkü tuzlu gargarayla aynı şekilde çalıştığını açıklıyor. Sıcak sıvı ağrıyı, burun tıkanıklığını ve sinüs basıncını hafifletir. Tavuk suyu aynı zamanda iyileşmeyi hızlandıran mineral ve vitaminleri de içerir.
Bununla birlikte, diğer bazı çalışmalar, soğuk algınlığınız olduğunda çorba içmenin durumunuzu daha da kötüleştirmeyeceğini, ancak iyileştirmenize de yardımcı olmayacağını göstermiştir. Ancak yine de ana semptomların geçici olarak hafifletilmesi sağlanabilir. Özellikle buhar, burun tıkanıklığını geçici olarak giderir ve sıvının boğazdaki kırmızılığa olumlu etkisi vardır. Tavuk suyu ayrıca dehidrasyonun ve ince mukusun önlenmesine de yardımcı olur.
